Ailenin Korunmasında Esnaf ve Sanatkarların Rolü Kadın Esnaf ve Sanatkârların Güçlendirilmesi İçin Sivil Toplum Kuruluşlarına Yönelik Stratejik Yol Haritası
Bu rapor Dünya Esnaf Sanatkarlar Derneği/Ahi Enstitüsü’nün İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü desteğiyle düzenlenen "Anadolu'nun Ahisiyiz, Türkiye'nin Ailesiyiz" projesi kapsamında 9 Ekim 2025 tarihinde yapılan ve Dünya Esnaf Sanatkarlar Derneği Ahi Enstitüsü Başkanı gazeteci-yazar Fehmi Çalmuk'un yönettiği “Ailenin korunmasında esnaf ve sanatkarın rolü” çevrimiçi toplantısında bir araya gelen Akhisar Lokantacılar Köfteciler Tatlıcılar Esnaf Odası Başkanı Pınar Gören, Diyarbakır Terziler Odası Başkanı Saniye Atmaca, Erzurum Oltu Esnaf ve Sanatkar Odası Başkanı Ümmühan Gülsüm Musaoğlu ile Kadın İşverenleri ve Sanayicileri Derneği (KASİDER) Başkanı Mehlika Gider’in konuşmalarından hazırlanmıştır.
1. Giriş: Aile, Ahilik ve Esnaf Üçgeninde Stratejik Bir Değerlendirme
2025 yılının Cumhurbaşkanlığı tarafından "Aile Yılı" ilan edilmesi, Türkiye'nin toplumsal dokusunu oluşturan temel dinamikleri yeniden değerlendirmek için stratejik bir fırsat sunmaktadır. Bu bağlamda, Türk toplumunun temel direği olan aile kurumu ile kökleri yüzlerce yıl öncesine dayanan esnaf ve sanatkâr geleneği arasındaki simbiyotik ilişki, "Anadolu'nun ahisiyiz, Türkiye'nin ailesiyiz" projesinin vizyonu çerçevesinde derin bir analizi hak etmektedir. Esnaf ve sanatkâr, faaliyet gösterdiği mahallenin ekonomik çarkını döndüren bir aktör olmanın çok ötesinde, Ahilik kültüründen miras aldığı değerlerle ailenin ve toplumsal birliğin koruyucusu rolünü üstlenir.
Bu rapor, esnafın bu kritik rolünü, karşılaştığı modern zorlukları ve özellikle kadın esnafın bu yapının merkezindeki yükselen önemini analiz ederek somut bir strateji çerçevesi sunmayı amaçlamaktadır. Kadın esnaf ve sanatkârların bizzat sahadaki liderlerinin dile getirdiği ihtiyaçlar ve deneyimler doğrultusunda, sivil toplum kuruluşlarına (STK) yönelik somut ve uygulanabilir bir yol haritası sunulacaktır. Kadınların iş hayatına katılımı, ailelerin ekonomik dayanıklılığını artırırken, Ahilik değerleriyle harmanlanmış iş ahlakını da yeni nesillere aktarmaktadır. Bu stratejik çerçeve, kendi alanlarında liderlik yapan kadın oda başkanlarının sahadaki deneyimlerinden ve gözlemlerinden damıtılmıştır.
2. Toplumun Temel Taşı: Ahilik Kültürünün Aile ve Esnaf Üzerindeki Etkisi
Ahilik kültürü, yalnızca tarihsel bir gelenek olmanın ötesinde, günümüzün sosyal ve ekonomik zorlukları karşısında aileyi ve toplumu bir arada tutan ahlaki bir pusula işlevi görmektedir. Bu bölüm, Ahilik felsefesinin, esnaf ve sanatkârı nasıl toplumun vicdanı haline getirdiğini ve bu rolün aile kurumunu nasıl sistematik olarak güçlendirdiğini stratejik bir bakış açısıyla ele almaktadır.
- Yaşam Biçimi ve Toplumsal Vicdan: Saniye Atmaca'nın ifadesiyle Ahilik, salt bir meslek örgütlenmesi değil; "insana, emeğe, alın terine, ahlaka ve dayanışmaya dayalı bir yaşam biçimi ve dünya sistemidir." Bu yaşam biçiminin gündelik hayattaki tezahürü, Mehlika Gider’in Adıyaman’da tanık olduğu, dükkanında pişirdiği yemeği tanımadığı bir müşteriye dahi ikram eden bakkal örneğinde somutlaşır. Bu eylem, ticaretin ötesinde, esnafın mahallenin "abisi, sırdaşı, rehberi" ve "vicdanı" olma rolünü ortaya koymaktadır. Bu güven ortamı, ailelerin kendilerini güvende hissetmelerine ve toplumsal huzurun tesis edilmesine doğrudan katkı sağlar. Saniye Atmaca, kepengini açan her esnafın "bir anlamda toplumsal huzurun nöbetini devraldığını" da vurgulamıştır.
- Değer Aktarımı ve Usta-Çırak İlişkisi: Bu değerler sisteminin gelecek nesillere aktarılmasındaki en kritik mekanizma ise aile kurumunu tamamlayıcı bir işlev gören usta-çırak ilişkisidir. Usta, çırağını "sadece meslek öğrenen biri değil, evladı yerine koyar." Bu süreçte genç birey, yalnızca bir zanaat öğrenmekle kalmaz; aynı zamanda ustasından dürüstlük, sabır, saygı ve sorumluluk gibi temel ahlaki ve ailevi değerleri de edinerek topluma faydalı bir karakter olarak yetişir.
Ahilik kültürünün bu güçlü ahlaki temeli, modern dünyanın getirdiği ekonomik ve sosyal baskılar karşısında esnaf ve dolayısıyla aileler için önemli bir dayanıklılık kaynağı oluşturmaktadır. Ancak bu geleneksel yapının, özellikle esnaf teşkilatı içinde yükselen kadınların karşılaştığı özgün zorluklar karşısında ne ölçüde bir koruma kalkanı oluşturabildiği, ayrıca incelenmesi gereken kritik bir sorudur.
3. Kadın Esnafın Gerçekliği: Zorluklar, Sorumluluklar ve Yükseliş
Esnaf teşkilatları içindeki toplumsal cinsiyet dinamiklerini ve kadınların ekonomik bağımsızlığının aile yapısı üzerindeki doğrudan etkisini analiz etmek, günümüz sosyo-ekonomik gerçekliğini kavramak için kritik öneme sahiptir.
3.1. Karşılaşılan Temel Zorluklar ve Engeller
Kadınların girişimcilik yolculuğu, yapısal ve kültürel engeller nedeniyle erkeklere kıyasla daha meşakkatli bir seyir izlemektedir. Sahadaki liderlerin ifadelerinden sentezlenen temel zorluklar şunlardır:
- Toplumsal ve Ailesel Engeller ("Çifte Mesai"): Pınar Gören'in gözlemleri, kadın esnafın "çifte yük" prensibi altında erkek meslektaşlarından ayrıştığını net bir şekilde göstermektedir. Bir kadın, iş yeri sorumluluklarının yanı sıra evdeki "annelik, eş ve toplumsal rollerini" de eksiksiz yerine getirme baskısı altındadır. Gören'in ifadesiyle, bir kadın esnaf "dükkanını kapattıktan sonra tekrar evine gidip anne rolüne döner." Bu çoklu rolün getirdiği ağır yükle mücadele edilmektedir. Ayrıca, bir kadının babadan devralınan bir işi yoksa sıfırdan esnaflığa başlaması, erkeklere göre çok daha zordur
- Tek Ebeveyn Zorluğu: Son yıllarda dikkat çekici bir eğilim, özellikle boşanmış kadınların çocuklarıyla hayata tutunabilmek için esnaflığa yönelmesidir. Pınar Gören, odasına kayıt yaptıran kadın üyeler arasında "parçalanmış bir aile yapısı" gözlemlediğini belirtmektedir. Bu kadınlar, aile desteğinden yoksun bir şekilde hem
- çocuklarına bakmak hem de işlerini ayakta tutmak için daha da büyük bir mücadele vermektedir.
- Ekonomik ve Finansal Baskılar: Ekonomik krizler ve zincir marketlerin yarattığı yıkıcı rekabet, mahalle esnafının ayakta kalmasını imkânsız hale getirmektedir. Gülsüm Musaoğlu'nun altını çizdiği gibi, bu durum yerel ekonomiyi ve binlerce esnaf ailesinin geçim kaynağını doğrudan tehdit etmektedir.
-
- Kredi Sorunları: Gülsüm Musaoğlu tarafından dile getirilen Esnaf Kredi Kefalet Kooperatifi kredilerindeki temel sorunlar; belirli sektörlere tanınan son derece düşük kredi limitleri getiren NACE Kodu Uygulaması ve artan faizlerin esnaf üzerindeki geri ödeme yükünü katlanılamaz hale getiren Yüksek Faiz Oranlarıdır.
-
- Vergi Tehdidi: Basit usul esnafın deftere tabi tutulması planı, Gülsüm Musaoğlu'nun endişeleriyle, birçok küçük işletme için "kepen kapatmaya" yol açabilecek bir vergi yükü tehdidi oluşturmaktadır.
-
- İstihdam Sorunu: Saniye Atmaca'nın belirttiği gibi, genel ekonomik krizler esnafı personel azaltmaya itmekte, bu da istihdamı daraltarak daha fazla ailenin geçim sıkıntısı yaşamasına neden olan bir zincirleme reaksiyonu tetiklemektedir.
- Sistemsel Sorunlar ve İstismar Riski: Mehlika Gider'in altını çizdiği önemli bir risk, kadınlara yönelik desteklerin kötüye kullanılmasıdır. Ailedeki erkek bireylerin (eş, baba, kardeş), kadınlar adına sağlanan teşvik ve kredilerden yararlanmak için kâğıt üzerinde kadınları işletme sahibi olarak gösterebildiği gözlemlenmektedir. Bu durum, kadının ekonomik olarak güçlenmesini sağlamak yerine, onu sadece bir araç olarak konumlandırma ve borç batağına sürükleme tehlikesi taşımaktadır. Bu tür istismarların %35-40'lara varabildiğine dair endişeler, denetimlerin ne denli hayati olduğunu göstermektedir.
3.2. Kadın Girişimcilerin Güçlü Yönleri ve Potansiyeli
Karşılaştıkları tüm zorluklara rağmen kadın girişimciler, kendilerine özgü güçlü yönleri ve topluma kattıkları eşsiz değerle öne çıkmaktadır.
- Dayanıklılık ve Yüksek Sorumluluk Bilinci: Pınar Gören’in gözlemlerine göre, günümüz koşullarında erkekler zorluklar karşısında daha kolay pes ederken, kadınlar hem ailelerine hem de işlerine "sıkı sıkıya sarılmak" zorunda kalarak daha yüksek bir dayanıklılık göstermektedir. Mehlika Gider de bu tespiti destekleyerek, bankaların
- kadınlara kredi vermekten çekinmediğini çünkü kadınların kredi geri ödemelerindeki güvenilirliğinin çok yüksek olduğunu belirtmektedir.
- Toplumsal Liderlik ve Ahilik Değerlerinin Temsili: Saniye Atmaca'nın güçlü ifadesiyle, kadın esnaf, toplumun istikrarını ve güvenliğini aktif olarak sağlayan bir lider konumuna yükselir. Onların dürüstlüğü, dayanışmacı ruhu ve "topluma hizmet etme" önceliği, Ahilik kültürünün temel değerlerini modern dünyada yaşatan en somut örneklerdir.
-
- Örnek Liderlik: Pınar Gören'in "kartviziti evladıdır" metaforuyla, bir liderin önce kendi ailesine ve evladına karşı sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğini savunması, esnaf teşkilatlarında örnek liderliğin sadece ticari başarıyla değil, aynı zamanda güçlü bir ahlaki duruşla ölçüldüğünü göstermektedir. Mehlika Gider’in, kadınların "karma yapılarda" (yani hem kadın hem de erkek üyelerin oylarıyla) seçilerek lider olmasının önemine yaptığı vurgu, yetkinliklerinin somut kanıtıdır.
- Bereket ve Dönüştürücü Güç: Pınar Gören’in "bir kadının olduğu yerin bereketlenmeme gibi bir lüksü yok" şeklindeki güçlü ifadesi, kadınların ekonomik ve sosyal hayata katılımının dönüştürücü etkisini özetlemektedir. Kurumsal desteklerin rolü ile bu gücün somut kanıtları şunlardır: Pınar Gören'in Akhisar'da KOSGEB destekli kurslarla üye sayısını 367'den 700'e çıkarması ve bu üyelerin üçte ikisinin kadın olması; Gülsüm Musaoğlu'nun Oltu'da kadın esnaf sayısını 5-6'dan 180'e yükseltmesi.
Bu zorluklar ve potansiyeller ışığında, STK'ların kadın esnaf ve sanatkârları güçlendirmek için stratejik alanlara odaklanması gerekmektedir.
4. Stratejik Eylem Planı: Kadın Esnaflar İçin İş Birliği, Savunuculuk ve Liderlik
Bu raporun önceki bölümlerinde ortaya konan analizler, reaktif bir savunma pozisyonundan proaktif bir eylem planına geçilmesini zorunlu kılmaktadır. Bu bölüm, kadın esnaf ve sanatkârların gücünü birleştirmeyi, sorunları somut çözümlere dönüştürmeyi ve liderlik potansiyellerini en üst düzeye çıkarmayı amaçlayan stratejik bir yol haritası sunmaktadır.
4.1. Eğitim ve Kapasite Geliştirme
- Sürdürülebilirlik Odaklı Programlar: Mehlika Gider'in sürdürülebilirlik, markalaşma ve ticarileşme konusundaki uyarıları, eğitim stratejisinin merkezine yerleştirilmelidir. KOSGEB gibi kurumlarla iş birliği içinde, sadece başlangıç seviyesi değil, 3 yıldan sonraki kritik "sürdürülebilirlik" sürecine odaklanan; finansal okuryazarlık, dijital pazarlama ve marka yönetimi gibi konuları kapsayan ileri düzey programlar geliştirilmelidir.
4.2. Mentorluk ve Ağ Oluşturma Stratejileri
- Ulusal Bir Ağ Oluşturma: Fehmi Çalmuk'un Türkiye'deki tüm kadın esnaf oda başkanlarını bir araya getirme hedefi, stratejinin temelini oluşturmalıdır. Ulusal bir buluşma, farklı bölgelerden kadın liderlerin bilgi ve tecrübe paylaşımı yapmalarına, ortak sorunlara karşı birleşik bir ses oluşturmalarına ve yeni iş birliklerine zemin hazırlamalarına olanak tanıyacaktır.
- Mentorluk Programları: Pınar Gören, Saniye Atmaca ve Gülsüm Musaoğlu gibi mevcut liderlerin, yeni adaylara mentorluk yapacağı ulusal bir program oluşturulmalıdır. Bu programın amacı, kadınların sadece kağıt üzerinde değil, "icracı" liderler olmasını sağlamak ve onların "ailedeki erkek çerçevesiyle kullanılmalarını" önlemektir.
- Kadınlar Arası Tedarik Zincirleri: Mehlika Gider’in, "tedarik zincirimizi de hep kadınlar üzerinden sağlayalım" stratejisi, STK'lar için yol gösterici olmalıdır. Kendi aralarında aktif olarak tedarik zincirleri kuran kadınlar, Pınar Gören’in benimsediği "kadın kadının yurdu, kadın kadının desteği, kadın kadının kardeşi olmalı" mottosunu ekonomik bir gerçekliğe dönüştürmelidir.
4.3. Birleşik Savunuculuk (Lobi) Faaliyetleri ve Politika Önerileri
Raporda tespit edilen ekonomik sorunlara yönelik hedefe odaklı ve birleşik bir savunuculuk stratejisi izlenmelidir. Kadın esnaf ağı tarafından hazırlanacak ortak politika notları, ilgili bakanlıklara sunulmalıdır.
Aşağıdaki tablo, kadın esnaf ve sanatkârların karşılaştığı temel sorunlara yönelik hedefe odaklı politika önerilerini özetlemektedir:
|
Hedef Kurum |
Politika Önerisi |
Gerekçe ve Beklenen Etki |
|
Ticaret Bakanlığı |
Perakende yasasının küçük esnafı zincir marketlere karşı koruyacak şekilde güncellenmesi. |
Gülsüm Musaoğlu'nun belirttiği gibi, yerel ekonominin can damarı olan küçük esnafın ayakta kalmasını sağlamak ve haksız rekabeti önlemek. |
|
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı |
Kadınların çocuklarıyla birlikte katılabileceği, mesleki beceri ve girişimcilik eğitim programlarının yaygınlaştırılması; boşanmış ve tek ebeveynli kadın esnaflar için özel destek ve danışmanlık programları. |
Pınar Gören'in vurguladığı gibi, kadınların annelik rollerini ihmal etmeden ekonomik hayata katılmalarını desteklemek ve aile bütünlüğünü korumak. |
|
Hazine ve Maliye Bakanlığı |
"Basit Usul" vergilendirme sisteminin devamlılığının sağlanması ve kadın girişimcilere yönelik vergi teşviklerinin artırılması. |
Gülsüm Musaoğlu'nun altını çizdiği gibi, küçük esnafın kepenk kapatmasını önlemek ve kadınların iş dünyasında kalıcılığını artırmak. |
|
KOSGEB |
Girişimcilik desteklerinin ilk 3 yıl ile sınırlandırılması yerine, sürdürülebilirlik odaklı "büyüme ve markalaşma" destek paketlerinin oluşturulması. |
Mehlika Gider’in belirttiği gibi, girişimciliğin en kritik aşaması olan "hayatta kalma" ve "büyüme" döneminde kadınları yalnız bırakmamak. |
|
Esnaf Kredi Kurumları |
Esnaf Kredi Kefalet Kooperatifleri aracılığıyla sağlanan finansmana erişimdeki NACE kodu kısıtlamalarını ve yüksek faiz oranlarını, küçük esnafın lehine olacak şekilde yeniden gözden geçirin. |
Kredi sorunlarının çözülmesi ve küçük esnafın finansman yükünün hafifletilmesi. |
5. Sonuç: Güçlü Kadın Esnaf, Güçlü Aile, Güçlü Türkiye Vizyonu
Bu rapor boyunca yapılan analizler, esnaf ve sanatkârın, özellikle de kadın esnafın, ailenin korunmasındaki rolünün salt ekonomik bir işlevden çok daha derin olduğunu net bir şekilde ortaya koymuştur. Kadın esnaflar, omuzlarındaki çifte yüke rağmen, eşsiz bir dirayet, bereket ve liderlik potansiyeli katmaktadır. Eğitimden mentorluğa, ağ oluşturmaktan politika savunuculuğuna kadar önerilen stratejik müdahaleler, bu potansiyelin en yüksek getiriyi sağlaması için tasarlanmış bütüncül bir çerçeve sunmaktadır.
Pınar Gören’in ifadesiyle, Türkiye "hanımefendilerin önlenemez yükselişine" tanıklık etmektedir. Karşı karşıya olunan haksız rekabet, finansman sorunları ve yapısal engeller, sadece esnafın değil, onların ayakta tuttuğu ailelerin ve toplumun da geleceğini tehdit etmektedir. Bu tehditlere karşı en etkili çözüm, kadın esnafın gücünü birleştirmek ve liderliklerini her alanda teşvik etmektir.
Mehlika Gider'in veciz ifadesiyle "kadın güçlenirse toplum güçlenir" ve Pınar Gören'in inancıyla "kadının olduğu yerin bereketlenmeme gibi bir lüksü yok." Bu nedenle, kadın esnaflara yapılacak her yatırım, aslında Türkiye'nin geleceğine, ailesinin sağlamlığına ve toplumsal refahına yapılmış bir yatırımdır. Bu raporun ortaya koyduğu strateji ve önerilerin tüm paydaşlarca sahiplenilmesi, bu vizyonu gerçeğe dönüştürecektir.
Unutulmamalıdır ki, hepimiz "Anadolu'nun ahisiyiz, Türkiye'nin ailesiyiz" ve bu büyük aileyi korumak ve yüceltmek, hepimizin ortak sorumluluğudur.






